Vücudunuz sizi ailenin en yeni üyesine hazırlarken bazı fiziksel ve duygusal değişiklikler kaçınılmazdır. Bu sırada eşinizle olan ilişkinizde de değişiklikler olur. Bu süreçte bazen kendinizi ona çok yakın hissedeceksiniz, bazense başka bir evrendeymişçesine uzak… Duygularınızı anlamak ve yönetmek, aranızdaki bağı ve iletişimi güçlendirmek için sabırlı olmalısınız.
Aynı duyguları paylaşmamak…
Hamile olduğunuzu öğrendiğiniz anda kendinizi anne gibi hissetmeye başlarsınız. Vücudunuz da size bu konuda belirtiler göstererek yardımcı olur. Ancak eşiniz tekmeleri hissedene ya da bebeği kucağına alana kadar gerçek bir baba gibi hissedemeyecektir. Eğer bebek konusunda sizin kadar heyecanlı olduğunu hissedemiyorsanız üzülmemeye çalışın. Onunlayken bebeğin en sevdiği müziği çalın, tekmeleri hissetmesini sağlayın. Ayrıca kendisini ikinci plana atılmış gibi hissetmesine izin vermeyin. Sinemaya gitmeyi teklif edin, en sevdiği yemeği yapın… Göreceksiniz ki size desteğini daha fazla gösterecek.
Panik duygusu!
Hamileliğiniz boyunca salınan hormonlar sebebiyle panik duygunuzda artma olacaktır. Eşinizin sizden uzaklaştığını hissedebilir ya da 1 saat konuşamadığınızda bile başına kötü bir şey geldiğini düşünebilirsiniz. Endişelenmeyin. Bu panik hissi hamilelik ilerledikçe ortadan kaybolacak. Bunu eşinizle paylaşmanız ilişkiniz için daha sağlıklı olabilir. Ona bu durumların zaman zaman yaşanabileceğini söyleyin. Bu onun size karşı daha yardımcı ve ilgili olmasını sağlayacaktır.
Cinsellikten soğuma
Cinsel hayat, hamileliğin ilk döneminden itibaren geri plana itilmeye mahkumdur. Aylar ilerledikçe fiziksel değişiminizden ve karnınızın büyümesinden dolayı bu konuda daha da endişelenebilirsiniz. Uzmanlar eşler arasındaki fiziksel bağlantının devam etmesinin ilişkiyi güçlendireceğini söylüyor. Hamilelikte cinsellik hakkında daha fazla bilgi için ‘Cinsellik’ sekmesindeki diğer yazılarımızı okuyabilirsiniz.
Cinsel ilişkiye girebilirsiniz.
Embriyonun oturduğu rahim boşluğuyla ilişkiye girilen vajina aynı organ değildir. Vajina kubbesiyle rahim boşluğu arasında anatomik ve kimyasal bariyerler bulunmaktadır. İşte bu yüzden cinsel ilişki sırasında bebeğe zarar vermek söz konusu değildir. Yine de ilişkinin gerek travmatik gerekse kimyasal açıdan ilk üç ay içerisinde düşüğe yol açıp açmaması bilimsel açıdan bir merak oluşturur. Bu konu üzerinde yapılan bilimsel çalışmalarda eğer başka nedenlere bağlı olarak düşük tehdidi yoksa cinsel ilişkiye girilmesinin annede düşük olasılığını artırmadığı kanıtlanmıştır. Bu nedenle de ortada başka bir nedene dayanan düşük tehdidi yoksa cinsel ilişkinin düşüğe yol açması gibi bir durum söz konusu olmamaktadır.
Hamilelikte orgazm risk oluşturur mu?
Hamileyken orgazm olmanızın bebeğe ya da size hiçbir zararı bulunmamaktadır. Hatta orgazm sonrası genel bir rahatlama sağlayan endorfin salgısı, bebeğinizin de yararına olmaktadır. Bu nedenle cinselliği hem en istekli hem de en rahat yaşayabileceğiniz ikinci trimesterda bu konuda çok rahat olabilirsiniz. Doktorunuz, özellikle cinsel ilişkiden ya da orgazmdan kaçınmanızı gerektirecek bir durum olduğunu söylemediği sürece, orgazmdan korkmamalısınız!
Eşiniz sizi her halinizle beğenecektir!
Sonuçta hamilelikte cinsel ilişkinin bebeğe ya da anne adayına en ufak bir zararı yoktur. Eğer anne adayının bu duruma engel bir problemi varsa ya da yüksek riskli bir hamilelik varsa bu durum doktorunuz tarafından size zaten bildirilir. Herhangi bir tıbbi probleminiz bulunmadığı takdirde cinsellik yaşamaktan çekinmenize hiçbir neden yoktur. Hamilelik, hayatınızı devam ettirebileceğiniz ve kadın olarak yaşayabileceğiniz en güzel ve özgün bir deneyimdir. Bu muhteşem döneminizde cinselliğinizi sınırlamanız gerekmemektedir. Eşinizin sizi çekici bulmadığı düşüncesini de aklınızdan çıkarmalısınız. Sizi gerçekten sevdiği için sizi her halinizle beğenecektir. Yalnız eşiniz de psikolojik olarak bebekten dolayı sizinle sevişmek istemeyebilir. Böyle bir durum olursa onun da bilinçlenmesi için ona kitaplar alın, durumu algılayabilmesini sağlayın. Cinsel yaşamınız düzelecektir.
İletişim kuramamak…
Vücudunuzda yaşanan değişimleri eşinizin fark etmesini beklemeyin, siz ona gösterin. Bu aranızdaki yanlış anlaşılmaları ortadan kaldıracaktır. Özgüvensiz hissettiğiniz günlerde yine eşinizle bunu paylaşmanız hem sizi daha da yakınlaştıracaktır hem de eşinizin size daha ilgili davranıp sizi hala çok sevdiğini göstermesini sağlayacaktır.
