Sizlerle Beril Hanım’ın doğum hikayesini paylaşmak isteriz 🙂

Doğum Boyu: 52 cm
Doğum Kilosu: 3,450 gr
Doğum Tipi: Normal

21 yaşında genç bir anneyim. Normalde 40. haftam 29 Ağustos’a geliyordu fakat kızım 1 Eylül’de gelmeye hazırlamıştı kendini. 9 ay 13 gün beklemek oldukça zordu çok sabırsızdım her gün doğuracağım diye bekliyordum. Çantam her şeyim hazırdı. Hastaneye de 1 saat uzaklıktaydım. Tatil köyünde yaşıyoruz ve buradaki hastanede maalesef doğum mevcut değil. 1 Eylül sabahı saat 06:50’de tuvalet ihtiyacı hissederek uyandım. Yatakta doğrulmamla beraber balon patlar gibi suyum patladı. Eşimi uyandırdım, ”Kalk suyum geldi.” dedim. ”Şimdi ne yapmamız lazım?” dedi. 🙂 ”Hastaneye gitmemiz lazım, 1 saat yolumuz var.” dedim.

Hazırlandık sakince daha hiçbir şeyin farkında değildim. Sancım başlamamıştı henüz. Yola çıktık, arabaya bindik. Eşim dörtlüleri yakarak araçları sollaya sollaya hastaneye yol aldı. Yarı yolda sancım başladı ve kalan suyum da geldi. Hastaneye gelip arabadan indiğimizde sırılsıklamdı elbisem. Hemen yukarı doğumhaneye çıkıp ebelere bildirdik. Beni içeri alıp NST’ye bağladılar. Bebekte sıkıntı yoktu çok şükür.

Ebe açıklık muayenesi yapmak istedi. Kaç cm olduğunu bana söylemedi. Açıklık muayenesi de ayrı bir can alıcı nokta zaten. Muayeneyi yapan ebenin mesai saati bitince başka ebeye devretti ve gitti. Lavman yapıldı. NST’ye bağlı şekilde sancı çekmeye devam ettim. Astım hastası olduğum için sancı geldikçe nefesim gidiyordu resmen sancı gittikçe uyumak istiyordum. Ebe doktoru arayıp bilgi verdi. ”Açıklığı 6 cm.” diye gizlice konuştu.

Saat 08:00’da hastaneye gelmiştim. 10.00’da doktor yanıma geldi ve nasıl olduğumu sordu. Açıklık muayenesi yaptı. 7 cm olmuştu. 2 saatte 1 cm açılma oldu diye ”Bu ne 2 saatte 1 cm mi açılacak! Nasıl dayanacağım?” diye düşünmeye başladım. Doktora ”Çok sancım var, gücüm kalmadı. Ne olur bir şey yapın.” dedim. Doktor epidurali teklif etti. O an parasını ve nasıl olacağını bile düşünmeden ”Olur, eşimle konuşun.” dedim.

Anestezi uzmanı geldi açıklığımı sordu ”7 cm” dedi doktor. ”Olmaz, 4 cm olsaydı yapabilirdi ama 7 cm’de riskli.” diye bilgi verdi uzman. Eşim de zaten ”4 cm de olsa yaptırmam, ben zamanında ameliyat oldum, epiduralden çok çektim, izin vermem.” deyince kaderime razı oldum. 🙂 NST’den kaldırdılar beni ve doğumhaneye girdik. Orada yatağa yatırıp suni sancı verdiler daha çabuk açılma olsun ve sancım artsın diye. Tabi o an içimden sövdüm:) Sancı geldikçe ebelere, gördüğüm herkese yalvarıyordum ”Yardım edin.” diye bir yandan dua ediyordum.

Doğuma annemi de almışlardı. Beni yalvarırken gördükçe, yardıma desteğe ihtiyacım olduğunu düşündüler sanırım. normalde o hastane doğuma kimseyi almazdı. Annem sancım geldikçe bana yelpazeyle hava yapıp beni rahatlatmaya çalıştı. Saat öğle vakitlerine gelirken ebe tekrar açıklık muayenesi yaptı ve ”10 cm açıklık tam, artık ıkınman lazım ki bebek yola girsin.” dedi. Beni çatala aldılar. Ama nasıl ıkınacaktım bilmiyordum. Ebe büyük tuvaletini yapar gibi ıkınman gerekiyor unutma deyince sancının gelmesini bekledim.

Denedim ıkınmayı ama nafile. Doktor bilgi almak için aradı. Ebe, ”Açıklık tam, kanaması var, ıkınmakta zorlanıyor.” dedi. Sonra ebeler beni yere aldılar, çömelttiler, altımda hasta bezi vardı ne olur ne olmaz diye. Tuvalet eder gibi pozisyon aldım ve böyle ıkınmamı istediler. Çatala tutunarak bu şekilde denedim. Canım çıkıyordu, halim kalmamıştı. ”Başaramayacağım herhalde, buraya kadarmış.” diye düşündüm.

Doktorum geldi, tekrar çatala alındım. Doktor ”Hadi bakalım, artık iş sende.” dedi. ”Sancın geldikçe nefesini tut ıkın, sancın gidince nefes al dinlen.” dedi. ”Ikınırken başını kaldır ve güç al yandaki kollardan” dedi. Dediğini yaptım ama tam olarak ıkınamıyordum. Hala sancılarım biraz kısa sürüyor gibiydi. Doktora ”Ne olur beni sezaryene al, gücüm yok, yapamıyorum.” dedim. Doktorum reddetti. ”Gençsin, her şey güzel gidiyor, sezaryene alamam. Normal yapmalısın ve ıkınmalısın. Bebeğini sıkıntıya sokacaksın yoksa.” dedi.

Sancı geldikçe ıkındım. Doktorum da ”Hadi kızım biraz daha!” diye bana destek veriyordu. Annem ”Başını gördüm!” diye haykırınca inanamadım. Sancıdan bir şey hissetmiyordum. Bir sonraki sancıda tekrar ıkınırken doktor iğne vurdu ve kesik attı. Sonrasında eliyle rahmimi açıp bebeğin başını tutup çevirerek bebeği çıkarttı. Ve mutlu an…

Bebeğimi gördüm. Simsiyah saçları, bembeyaz teni hayalimdeki gibiydi. Ağlama sesi dünyanın en güzel sesiydi. Göbeğini keserken doktorum göbek adını kendi adını koydu. Bebeği temizleyip giydirip babasına götürdüler. Doktorumd a plasentayı çıkartıp beni diktikten sonra temizlenip bebeğimle odaya yol aldık. Normal doğum zor, kolay değil tabii ama dünyanın en güzel şeyi ve Rabbime şükür 4 saatte doğum gerçekleşti. 12:37’de dünyaya geldi bebeğim. Sancıyı veren Rabbim dinlenmeyi de nasip ediyor. Korkmayın çok güzel bir duygu.

Yazı için Beril Hanıma teşekkürler. Bebeğiniz ve sevdiklerinizle sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir hayat diliyoruz.

 

Daha Fazla Doğum Hikayeleri

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir